Sipsi Nedir, Sipsi'nin Özellikleri
Sipsi, Teke bölgesinin meşhur çalgısı sayılan, 15-25 cm uzunluğunda, ince kamıştan yapılmış tek parça Türk Halk Müziği nefesli çalgısıdır.
Burdur ve Teke yörelerinin meşhur Türk Halk Müziği üflemeli saz sipsisi 15-25 cm uzunluğunda ince bir kamıştan yapılmıştır. Tek parça veya iki ayrı parça olabilir, ancak iki parçalı olanlar kullanışlıdır. Sipsi ince samandan yapılır. Türk Halk Müziği en yüksek perdeli üflemeli çalgıdır. Batı Akdeniz'in Teke bölgesinde özellikle Burdur'da oynanır. Tüm üflemeli çalgıların ilk kaynak aleti olarak kabul edilir. Doğadan kolayca elde edilen çalgı türünün kökeninin Orta Asya'ya dayandığı söylenmektedir. Orta Asya'da "sibizgi" olarak bilinen ve sipsiye benzeyen çalgının atası olduğu söylenmektedir. İnce ve narin anlamına gelen Teke yöresinin meşhur çalgısı sipsi nedir? Sipsi'nin nasıl yapıldığını ve yapımı hakkında detaylı bilgileri Burdurlu sipsi ustası Hüseyin Demir'den öğrenelim.
Nefesli bir çalgı olan sipsi nedir?
Akarsu veya göl kenarlarında bulunan sazlıklar (borular) yetiştikleri ortama göre geniş çeşitlilik gösterir. Bu nedenle her samandan sipsi yapılmaz. Gövdesi ağızlık yapılan kamıştan tamamen farklı cinslerdeki kamışlardır. Burdur Gölü kenarındaki kamışlardan çok güzel ağızlığı yapılabilmektedir. Yaş iken kesilen tamamen kurumayan kamışlar, güneş görmeyen yerde saman ya da talaş içinde nemini alması için kurumaya bırakılır. Bu müzik aletinin gövde boyları yapılmak istenen seslerin karar seslerine 15 ile 25 cm arasında değişir. Yapılmak istenilen içi boş bir boru haline gelen kamışın içerisindeki pamuk benzeri yumuşak zarı ince bir çubukla temizlenir. Kamıştan iyi ses elde etmek için bu zarın temizlenmesi gerekmektedir. Daha sonra perdelerin yerleri ölçülü bir şekilde işaretlenir.
4 mm çapındaki yuvarlak ucu sivri şiş ateşte kızdırılarak işaretlenmiş olan perdelerin üzeri yakılır ve delinerek içinin çapağı temizlenir. Sipsinin perdelerini delip temizledikten sonra; üzeri ala eğri denilen dikenli bir ağaç olan çöğürün dalları ilkbahara girmeden kalınlığına göre kesilir. İçindeki etli kısım çıkartılır. Asıl dışarıdaki kabuk kısmı kalır. Boru şeklinde 1-2 cm uzunluğunda kesilen kabuk yüzük gibi delik aralarına geçirilir. Ağaç gövdesinden çıkarıldıktan 10 yıl sonra da kullanılabilen ''Ala eğri'' sipsinin üzerine süs diye konulduğu gibi sağlamlık da yaratır. Bu geçirilen kabuklar kaydırılarak perde deliklerinin bir kısmı kapatılmak sureti ile akort yapmaya yardımcı olur. Yapılan kargının iç çapları fazla geniş olmaması gerekir. Geniş iç çaplı sipsilerin sesleri net çıkmaz.
Sipsi'nin ağızlığı da gövdesi gibi sert su kamışından yapılmıştır.
Ağızlık olarak kullanılacak kamışın seçimi, yapımı kadar önemlidir. 4 mm çapında ince içi boş bir turna, pürüzsüz olması için bir tarafta kesilir. Kesilen boru şeklinde turna içine 1-1,5 mm derinliğinde kanal ve 2-3 cm yatay kanal açılır. Açılan bu kanalın üzerindeki parçaya "ağızlık kapağı" adı verilir. Mızrakta çapak olduğu için kesme mızrağı ile tekrar temizlenir. Daha sonra kapağın üstü kalınsa keskin bir çakı ile az miktarda kabuğu alınarak yakılır.
Bunun nedeni, ağızlığın çalma sırasında sıkışmasını önlemektir. Bazı icracılar ağızlığa saç koyarak yapışmasını engellese de çok sağlıklı değildir. Ağızlık gövde boşluğuna geçmiyorsa keskin bir bıçakla hafifçe yontulur ve gövde içine geçmesi sağlanır. Çalınca ıslanıp sesi değişen bir çalgıdır. Sipsi'de sürekli çalındığı için iyi bir ağızlık oluşur. Özellikle yeni ağızlık çok çalınmalı. Ağızlıkların etrafına, boyutları akortlarına göre değişen bir ip sarılır. Bu tel sayesinde hem ince akortlar yapabiliyoruz hem de mevcut akorumuzu yarım tona kadar tizleyebiliyoruz. Çürüyene kadar bir ömrü olan ney, tını veya akor üzerinde doğrudan etkisi olduğundan sipsi icrasında önemli bir yere sahiptir. Bu nedenle, çok ustaca yapılmalıdır. Sipsi yapımında bir ölçü standardı yoktur. Aynı ölçülerle yapılan sipsi ağızlığı değiştirildikten sonra sesler de değişmektedir. Yapılan ağızlık her sipsiye uyum sağlamaz.
Sipsi'nin Özellikleri Nelerdir?
Sipsi ustası Hüseyin Demir, halk oyunları alanında katıldığı yarışmalarda hep sipsi yapmıştır. TRT Ulusal Kanallarında; Teke Yöre Kültürü adına birçok belge gibi yayınları ve TRT seçici kurulundan geçen 3 adet kendi türküsü bulunmaktadır. Yarım asırdır sipsi üreten Hüseyin Demir, yöreye özgü sazın yurt içi ve yurt dışında tanıtımını yapıyor. Teke yöresinin üflemeli grubunda yer alan Yörükler arasında oldukça popüler olan sipsi'nin tanıtımında yarım asırdır çalışmaktadır. Atölyesinde yaptığı sipsi ile uluslararası yarışmalara katılan Demir, enstrümanı dünya seslerinden biri haline getirmeyi hedefliyor ve sipsi'yi yurt dışındaki müzik marketlere gönderiyor.
Hüseyin Demir müzik aletiyle ilk ne zaman tanıştı?
Demir, müzik aletiyle ilkokulda tanıştığını ve çaldığı ilk sipsiyi kendisinin yaptığını söyledi. Kurduğu atölyede bu enstrümanı üretmeye devam ettiğini ifade eden Demir, enstrümanı yaparken huzur bulduğunu dile getirdi. 1968 yılından bu yana icracı ve imalatçı olarak çalıştığını anlatan Demir, “Ben hem icracı hem de imalatçı olarak çalışıyorum. Ben bunu 50 yıllık bir macera olarak görüyorum. Harika şeyler yaptık. Bu yıla kadar yaklaşık 35 bin yudum yaptım.'' dedi. Demir, bunu geliştirmek için özellikle son 4 yılda çok çalıştığını vurguladı.
Bu bağlamda yudumları hüseyni ve hicaz makamlarında çalınabilecek şekilde geliştirdiğini belirten Demir; Sipsi'nin boyutu biraz değişti ama dünya kamışlarıyla da oynanabilir hale getirme yolunda önemli bir adım attık” dedi. Demir, sipsiyi modern bir şekilde sunmak için sipsi adlı çalgıya uygun tahta bir kasa yaptığını söyledi. Davayı açmak için uzun süre mücadele ettiğini anlatan Demir, “Bu davanın menteşesini bulmak için çok uğraştım. Sonunda bu işlerle uğraşan bir arkadaşımdan aldım. Artık talebe göre de üretiyorum. Görsellik gibi sunum açısından da önemli bir konu'' dedi.
Yudumların Özellikleri; Tek parça veya iki ayrı parça olabilen iki parça sipsis daha yaygın olarak kullanılmaktadır. Sesi çıkaran ağızlığa "cukcuk", gövde kısmına "gödlek" denir. Üstte 5 ve altta 1 olmak üzere 6 delik vardır. Ses alanı yaklaşık 1 oktavdır ve diğer üflemeli çalgılarda olduğu gibi sipsi'de akort yapılamadığı için farklı boyutlarda sipsisler kullanılır. Çoğunlukla bir eşlik sazıdır ve gurbet havası, zeybek, teke hava gibi ezgileri çalarken cura, bağlama, üç telli, kabak kemanı gibi sazlarla güzel bir ahenk oluşturur.
Bu İçeriğe Tepkiniz Nedir?